Sen fotoğraf çekerken objektifin arkasında birdenbire küçük bir kapı açılır. Böylece ışık makineden içeri girer ve fotoğrafını çektiğin şey fotoğraf filminin üzerine yansır.
Fotoğraf filmi ışığa duyarlı bir ürünle kaplıdır. Yansıtılan resim ne kadar parlaksa fotoğraf filmi de o kadar kararır. Bu elde ettiğimize negatif adını veririz.
Fotoğrafı elde etmek için negatifi kısa bir süre özel bir kağıda yansıtıp kağıdı içinde kimyasal bir ürün olan suya daldırırız ve fotoğraf belirmeye başlar.
Çeşit çeşit optik
Fotoğraf filminin önüne yerleştirilen merceklerin biçim ya da büyüklüğüne bağlı olarak uzaktaki bir nesneyi yakınlaştırmak (teleobjektif), geniş bir manzarayı fotoğraflamak (geniş açı) ya da çok yakındaki neslnelerin görüntülerini elde etmek (makro) mümkündür.
Yaşasın sinema
Birçak şeye peş peşe bakıcak olursan beynin bunu bir haraket gibi algılar. Bir sahneye 24 görüntüyü art arda sıhdırırsan bu doğal bir haraket olur. İşte sinemanın büyüsü budur!
Dijital makineler
Dijital fotoğraf makinelerinde filmin yerini artıık milyonlarca veriyi minicik bir kartın üzerinde toplayan elektironik çözümleyiciler aldı. Böylece görüntüler bilgisayarlar tarafından doğrudan okunabiliyor. Artık ne film banyosuna, ne fotoğrafı geliştirici ilacın içinde bekletmeye gerek var.